Vedat Kitapçılık
Kargo Gönderim Saatleri;
Hafta İçi Saat 16:00 'ya kadar
Cumartesi Saat 11:00 'e kadar


Banka Hesap Bilgilerimiz
Destek
HATTI
0212
240 12 54
240 12 58
Favori
Listenizde
Ürün Yok!
Sepetinizde
Ürün Yok!
Yeni Çıkan Yayınlar:      Haziran (37)      Mayıs (99)      Nisan (47)      Mart (100)

BALYOZ - ( Savunma ) Haluk PEKŞEN

BALYOZ - ( Savunma ) Haluk PEKŞEN



Sayfa Sayısı
:  
308
Kitap Ölçüleri
:  
16x23 cm
Basım Yılı
:  
2012
ISBN NO
:  
9786051255514

675,00 TL











ONSOZ Türkiye 1999 yılı sonrasında yeni bir yargılama yöntemiyle tanışmaya başlamıştı; sabahın ilk ışıklarıyla birlikte televizyon ekranlarından, radyo hoparlörüne, gazete sütunlarından sokağa kadar her yerde çeşitli isimler kul¬lanılarak "operasyon" adı altında başlatılan soruşturma süreçlerinden bahse¬diliyordu. Çoğu zaman birbirini hiç tanımayan hatta hayatları boyunca yan yana gelmemiş insanlar aynı fiilden ortak bir soruşturma sürecine sokulmak¬taydı. Tüm bu soruşturmaların ortak paydası medya desteği ile olabildiğince kamuoyu yönlendirilmekte, kamuoyunun ilgisini çekmesi açısından sanık sayısı ilgisiz konularda eklenerek artırılmakta, hatta şöhretli kişiler de ekle¬nerek magazin ilgisi olan toplumun dikkatini operasyon üzerinde yoğunlaştı¬rarak yargılama sürecini başlatabilmekti. Birçok insan, kurum bu acımasız süreçten kurtulamadı; her muhatap olan ne sesini duyurabildi ne de masumiyetini anlatabildi. Kamuoyu yönlendirmesi ile yargı üzerinde estirilen "tutuklama" baskısı ne yazık ki giderek Ceza Ada¬leti Sistemini de etkisi altına alarak yasaları işletilemez hale getirdi. Yargılananların büyük bir kısmı yasal süreç tamamlandığında aklanmış olmalarına rağmen hiçbirisi uğradığı haksızlığın ortadan kaldırılmasını ve yasal haklarının iadesini başaramadı. Neredeyse aklananların hiçbirisi sistem içerisinde hak ettiği yere dönemedi. Nitekim 2000′li yılların ortasına gelin¬diğinde "operasyon" yönteminin amacı anlaşılmış ancak bu döneme kadar yapılan uyarılara kulak asmayanların bu kez muhatap kendileri olduğunda seslerini duyurabilecek kamuoyu ilgisinin kalmadığı anlaşılmıştı. Süreç adım adım işledi ve beklenen ve nasıl gelişeceği merak edilen aşamaya gelindi, "Balyoz" adı verilen soruşturma ile bu kez gündemde TSK vardı. Büyük bir medya ilgisi oluşmuştu; hatta o güne kadar en medyatik operasyon süreci yaşanmaktaydı. Nasıl olsa halkımızın okuma araştırma alışkanlığı yok gerçek ortaya çı¬karılıncaya kadar amaç da gerçekleşir mantığıyla yoğun bir tutukluluk süre¬cinin ardından yargılamanın sonuna yaklaşılmıştır. Ancak çok sıkı bir disip¬lin mesleği olan havacılık da asla sistem dışında bir organizasyonun kamufle edilemeyeceğini gizlenemeyeceğini bütün havacılar bilir. Balyoz senaryosunu hazırlayanlar büyük bir hata yapmışlardı ya da kurgu-layabildikleri senaryo ′Ancak bu kadar(!) yapabildik′ der gibiydi. Havacılık sek¬törüne ilişkin bilgi ve birikimlerimizi yan yana koyunca senaryonun komik ol¬duğunu hemen anlamıştık. Daha ilk itirazlarımızda tüm senaryoyu çökertmiştik. Ancak zor olan yasaların işletilmesini sağlamaktı. Doğrusu bu konuda mahkeme nezdinde çok yol kat ettiğimiz söylenemez. Ancak yalnızca ülke¬mizde değil artık dünyanın dört bir tarafında "Balyoz" isimli bu davanın planlı bir senaryo ürünü olduğunu anlamayan kalmamıştı. Savunmayı okuyunca, iddialarla ilgili bu kadarına pes! dememek mümkün değildir. Kamuo¬yu anketlerine bakıldığında halkımız adalet sistemi özerinden ulaşılmak iste¬nen amacı anlamıştı; o halde savunma başarılıydı.çünkü gelinen noktada savunulamayan mahkemelerin yargılama yöntemi olduğunda iktidar, muha¬lefet, tüm yurttaşların (h) ağırlıklı görüşü oluşmuştu. Deyim yerindeyse, havacılığın "H" sinden anlayan hiç kimse bu denli gerçek dışı, akıl ve mantık dışı, senaryolara itibar ederek dünyanın en güçlü hava kuvvetlerinden birisini bu denli rencide edemez. O halde bütün bunlar ne için? BU SORUNUN CEVABINI VERMESİ GEREKEN MERCİ, CEZA ADALETİ SİSTEMİDİR. Savunmamızla ilgili sayın Mahkeme Başkanı′nın görüşü de son derece ilgi çekicidir. Sayın Mahkeme başkanı, esasa hakkındaki savunmalarımızı "hukuk kitaplarından alıntı yapılmış bizim de okuduğumuz konular" olarak değerlendirmiştir. Sayın başkanın bu şahsi değerlendirmesine katılmamak mümkün değil¬dir. Elbette savunmanın görevi hukuk, yasa ve maddi gerçekleri tartışmaktır. Bunları yaparken de daha önce de vurguladığımız üzere milyarlarca aklın binlerce yıllık süzgecinden geçerek hukuk adını almış normlar bütününe yaslanmalıdır. Elbette bir hukuk adamı olarak bunları hukuk normlarını ilk düşünen ilk uygulayan biz olmak isterdik; ancak bu isteğimiz fantastik bir hayalden öteye geçemez. O halde yapılması gereken yargılama konusunu doğrudan çözümlemeye yönelik hukuk ve yasa normlarını bulup ortaya çı¬karmak ve bu sayede maddi gerçeğe ulaşmaktır. Sayın mahkeme, elbette bütün söylediklerimize bizler kadar hakim olma¬lı ve bilmelidir. Aksi bir düşünce Ceza Adaleti Sistemi açısından asla kabul edilemez. Zaten yargılama süreci boyunca can alıcı tartışmaların toplandığı asıl konu, mahkemenin uygulaması gereken usule ilişkin yasal süreci uygu¬lamaktan ısrarla kaçındığı ve hatta buna direndiği gerçeğidir. Mahkeme elbette bizler kadar hukuk ve yasalara hakimdir. Aradaki tek fark savunmanın ısrarla talep etmesine rağmen Ceza Muhakemesi Yasası′nın uygu¬lanmamasıdır. Nitekim davaya ilişkin kaygıların yoğunlaştığı nokta da burasıdır. Sayın Başkanın savunmamız hakkındaki bu görüşüne teşekkür ediyoruz. Savunmamızın bilinen hukuk mevzuatı ve yerleşik teorilerden ibaret olduğu böylece bir kez daha teyit edilmiştir. Bu durum her ne kadar bir sitem değer¬lendirilmesi olarak karşımıza çıkmış ise de en azından, "Davanın İddianame¬si" ya da sayın Cumhuriyet Savcılığının "Esas Hakkındaki Mütalaası" gibi; hukuka, yasaya, teoriye, akla, mantığa ve maddi gerçeğe aykırı ve hayal mahsulü senaryolara dayanmadığı kabul edilmiştir. Savunmanın içerisinde kafanızdaki tüm soruların yanıtlarını bulacaksınız. Saygılarımla, Av.Haluk PEKŞEN İÇİNDEKİLER 1. GİRİŞ .-. 25 2. CUMHURİYET SAVCISININ YARGISAL GÖREVİ 29 3. ÖZEL YETKİLİ AĞIR CEZA MAHKEMESİ "DURUŞMA HAZIRLIĞI" AŞAMASI 44 4. DELİLLERİN ARAŞTIRILMASI 49 5. DOĞRUDAN DOĞRUYA DELİLLER 57 6. ÖZEL YETKİLİ MAHKEMELER 59 7. HAVACILARLA İLGİLİ İDDİALARIN DAYANAĞI 74 8. "BALYOZ HAREKAT PLANI" 74 9. "MİLLİ MUTABAKAT HÜKÜMETİ PROGRAMI" 81 10. "DIŞ POLİTİKA" 82 11. EMİR KOMUTA VE MUHABERE 83 12. "ORAJ HAVA HAREKAT PLANI" 84 13. "ZAMAN DİLİMİ: B 85 14. CENEVRE SÖZLEŞMESİ ve ULUSLARARASI HUKUK 100 15. "ÖZEL FİLO" 101 16. TÜRK YILDIZLARI 107 17. İSTİHBARAT ÇALIŞMALARI 109 18. ALIŞVERİŞ MERKEZLERİ 111 19. "SIKIYÖNETİM GÖREVİNDE KULLANILACAK PERSONEL" 115 20. DURUŞMA 121 21. CMK′DA "MEŞRU OLMAYAN ARAÇLARIN KULLANILMA YASAĞI" 126 22. ULUSLARARASI ÇIKAR ÇATIŞMALARI VE HUKUK 127 23. CEZA USULÜNDE BULGU VE DELİLLERİN TOPLANMASI, MUHAFAZASI VE DEĞERLENDİRİLMESİ 128 1. DELİLLERİN TOPLANMASI 128 2. KRİMİNALİSTİK (İZ BİLİMİ) 130 24. BİLVANİS ÇİFTLİĞİ 135 25. BİLİRKİŞİLER 141 26. BİLİRKİŞİNİN VASIFLARI 144 27. "İLTİSAK" 156 28. DELİLLERİN SERBESTÇE DEĞERLENDİRİLMESİ 159 29. GÖLCÜK ARAMA VE KAYITLAR 160 1. YENİ DELİLLER 160 30. YARGILANAN FİİL VE OLGULAR, ÖNCE BİR "TESPİT" İŞİDİR 167 31. FİİLİN TESPİTİ BİR "TAKDİR" İŞİ DEĞİLDİR 167 32. ELEKTRONİK ÇIKTILAR 178 33. MAHKEMECE GÖZETİLECEK ELEKTRONİK DELİLİN NİTELİĞİ 180 34. UZMAN TANIKLIĞINA BAŞVURMAK 182 35. KEYFİ İŞLEMLERLE ELDE EDİLEN BULGULARIN AĞIR CEZA MAHKEMESİ TARAFINDAN KOVUŞTURMADA SORGUDAN BAŞLAMAK ÜZERE DELİL OLARAK KABUL EDİLEMEMESİ 197 1. AĞIR CEZA MAHKEMESİ′NİN KOVUŞTURMADA HUKUKA AYKIRI YOLLA ELDE EDİLEN DELİLLERİ RESEN TESPİT ETME İLE KOVUŞTURMA DIŞI BIRAKMA GÖREVİ 197 A) AĞIR CEZA MAHKEMESİ′NİN HUKUKA AYKIRI YOLLA ELDE EDİLEN DELİLLERİ "DURUŞMA HAZIRLIĞr′NDA TESPİT VE REDDETME GÖREVİ 197 B) AĞIR CEZA MAHKEMESİ′NİN HUKUKA AYKIRI YOLLA ELDE EDİLEN DELİLLER DIŞINDAKİ DELİLLERE DAYALI İDDİALAR İLE SINIRLI SORGU YAPMA GÖREVİ 199 2. SORUŞTURMADA HUKUKA AYKIRI ELDE EDİLEN BULGULARI REDDİ İLE KARARA ESAS ALAMAMASI 200 36 BİRİNCİ BÖLÜM 205 1. CEZA ADALET SİSTEMİ VE EVRENSEL İLKELER 205 2. SORUŞTURMA AŞAMASI USULE UYGUN YÜRÜTÜLMEMİŞ™ 206 3. SAVUNMA HAKKININ KISITLANMIŞ OLDUĞU KONUSUNDA KUŞKU YOKTUR 213 4. DOSYADA HUKUKA AYKIRI ŞEKİLDE ELDE EDİLMİŞ DELİLLERİN OLDUĞUNA KUŞKU YOKTUR 219 5. AVRUPA İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİNİN İHLAL EDİLDİĞİ KONUSUNDA KUŞKU YOKTUR 220 37. İKİNCİ BÖLÜM 229 1. SANIKLARIN HUKUKİ DURUMLARININ İDDİANAME VE DOSYADA MEVCUT DELİLLER KAPSAMINDA ANALİZİ 229 ŞENOLBÜYÜKÇAKIR 229 SÜLEYMAN NAMIK KURŞUNCU 232 YALÇIN ERGÜL 236 NECDET TUNÇ SÖZEN 241 NAMIK SEVİNÇ 246 AYHAN GÜMÜŞ 249 YUSUF VOLKAN YÜCEL 252 ATİLLA ÖZLER 256 ÇETİN CAN 259 KUBİLAY BALOĞLU 261 MUSTAFA İLHAN 266 OSMAN BAŞIBÜYÜK 270 RASİMARSLAN 273 HÜSEYİN DİLAVER 279 38. ÜÇÜNCÜ BÖLÜM 289 1. İSNAD EDİLEN SUÇUN, TÜRK CEZA KANUNU′NUN GENEL HÜKÜMLERİ DE DİKKATE ALINARAK 765 SAYILI TCK VE 5237 SAYILI TCK KAPSAMINDA ANALİZİ 289 2. İSNAD EDİLEN SUÇ VASFININ DEĞERLENDİRİLMESİ. 289 3. HUKUKA UYGUNLUK NEDENLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ 295 4. TEŞEBBÜS VE GÖNÜLLÜ VAZGEÇME KONUSUNUN DEĞERLENDİRİLMESİ 296 39. SONUÇ VE İSTEM 308