Cemaat Vakıflarının Mülkiyet Sorunları ( Yargıtay, Danıştay Ve AİHM Kararları Işığında )
Cemaat Vakıflarının Mülkiyet Sorunları ( Yargıtay, Danıştay Ve AİHM Kararları Işığında )
Nuray EKŞİ
Sayfa Sayısı
:
314
Kitap Ölçüleri
:
16x23 cm
Basım Yılı
:
2011
ISBN NO
:
9786053773887





GÃRÃŞ Cemaat vakıfları, azınlık vakıfları, gayrimüslim vakıflar ya da di-yanî vakıflar olarak adlandırılan müesseseler, Osmanlı İmparatorluğu döneminde padişah fermanları ile kurulmuştur. Lozan Antlaşması ile cemaat vakıflarının varlıkları tanınmış ve varlıklarını sürdürmeleri bu Antlaşmayla teminat altına alınmıştır. Gayrimüslim Türk vatandaşları tarafından kurulan bu vakıflar, cemaat mensuplarına hizmet etmektedirler. Aslında 743 sayılı Türk Kanunu Medenîsinde 1967 yılında yapılan değişiklikle1, cemaat mensuplarına hizmet etmek amacıyla vakıf kurulması yasaklanmıştır. Bu yasak, 4721 sayılı Türk Medenî Kanununda2 da aynen yer almaktadır. Ancak cemaat vakıfları, Osmanlıdan Cumhuriyete miras kalmış; Lozan Antlaşması ile varlıklarını sürdürmeleri teminat altına alınmış olan müesseselerdir. 1967 yılında getirilen yasağa rağmen cemaat vakıflarının, tasfiye edilmesi mümkün değildir. Çünkü bu vakıflar, Lozan Antlaşmasının sağladığı güvencenin kapsamındadır. Ancak bu tarihten sonra cemaat mensuplarını desteklemek amacıyla vakıf kurulamamıştır. Belirtmek gerekir ki, Türk Medenî Kanununda, gayrimüslim Türk vatandaşlarının vakıf kurma hakkı ortadan kaldınlmamakta, cemaat mensuplarını desteklemek amacıyla vakıf kurulması yasaklanmaktadır. Cemaat vakıfları, azınlık olarak kabul edilen gayrimüslim Türk vatandaşları tarafından Türkiyede kurulmuş olmalarına rağmen bazen yabancı vakıflarla karıştırılmaktadırlar. Bu vakıfları, gerek kurucularının Türk vatandaşı olması ve gerekse kuruluş yerinin Türkiyede bulunması sebebiyle yabancı vakıf olarak nitelemek doğru değildir. Cemaat vakıfları, azınlık vakıfları, gayrimüslim vakıflar, diyanî vakıflar gibi değişik isimlerle adlandırılan vakıfların taşınmaz mal sorunları hiçbir zaman gündemden düşmemiştir. Cemaat vakıflarının, genellikle satın alma suretiyle taşınmaz mal edinme olanakları bulunmadığından, cemaate mensup gayrimüslim Türk vatandaşlarının yaptıkları vasiyet veya bağışlarla taşınmaz mal edindikleri ifade edilmiştir4. Çalışmamızda, öncelikle, Osmanlı Devletinde kimlerin cemaat olarak kabul edildiği hususu açıklandıktan sonra cemaat vakıflarının kuruluşu; Osmanlı Devletinde, Lozan Antlaşmasında ve Cumhuriyet döneminde cemaat vakıflarının tabi olduğu hukukî rejim üzerinde durulacaktır. Çalışmamızın ikinci bölümünde, cemaat vakıflarının, Osmanlı döneminde taşınmaz mal iktisapları; Lozan Antlaşması′ndE azınlıklara ve bu bağlamda cemaat vakıflarına tanınan haklar; Lozar Antlaşmasından sonra taşınmaz mal iktisabı açısından cemaat vakıf larının tabi olduğu hükümler ile bu hükümlerin mahkemeler tarafın dan nasıl yorumlandığı incelenecektir. Üçüncü bölümde, cemaat va kıfları tarafından Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde açılan dava lar ve bu davalarda verilen kararlar irdelenecektir. Değerlendirmele rimiz ve önerilerimiz, çalışmamızın sonuç kısmında belirtilecektir. ÖNSÖZ Cemaat vakıfları, azınlık vakıfları, gayrimüslim vakıflar ya da diya-nî vakıflar olarak adlandırılan müesseseler, Osmanlı İmparatorluğu döneminde padişah fermanları ile kurulmuştur. Bu müesseseleri kuranlar, Türk vatandaşı olmakla beraber Müslüman değillerdir. Lozan Barış Antlaşması uyarınca varlıkları tanınan cemaat vakıfları, Museviler, Ermeniler ve Rumlar tarafından kurulmuşlardır. Cemaat vakıflarının, vakfedeninin ve vakfiyelerinin bulunmaması sebebiyle öncelikle bunların vakıf statüsünde olup olmadıkları konusunda tereddüt edilmiştir. Ancak cemaat vakıflarının, vakıf statüsü 1935 yılında yürürlüğe giren 2762 sayılı Vakıflar Kanunu ile belirlenerek tereddütler ortadan kaldırılmıştır. Ayrıca cemaat vakıflarının tüzel kişiliğinin bulunup bulunmadığı da tereddüt edilen diğer bir hususu teşkil etmekteydi. Bu tereddüt de 2762 sayılı Vakıflar Kanunu ile açık bir şekilde giderilmiştir. Osmanlı İmparatorluğu zamanında kurulan, Lozan Barış Antlaşması ile varlıkları tanının ve varlıklarını sürdürmeleri teminat altına alman cemaat vakıfları, 1935 yılında, 2762 sayılı Vakıflar Kanununa tabi kılınmıştır. 2008 yılında 2762 sayılı Vakıflar Kanununun yerini 5737 sayılı Vakıflar Kanunu almıştır. Bugün için, cemaat vakıfları, Lozan Antlaşmasınm yanı sıra 2008 yılında yürürlüğe giren 5737 sayılı Vakıflar Kanunu ve bu Kanuna ilişkin Yönetmelik hükümlerine tabidir. Cemaat vakıfları, eskiden beri çeşitli vesilelerle her zaman gündeme gelmiştir. Cemaat vakıflarıyla ilgili en temel sorun, bunların taşınmaz mal iktisabına ilişkindir. Sözkonusu vakıflar, ilk defa 1328/1913 yılında, diğer Osmanlı tüzel kişileriyle birlikte taşınmaz mal edinme hakkına sahip olmuşlardır. Bu tarihten itibaren cemaat vakıflarının taşınmaz mal iktisabı inişli çıkışlı bir seyir izlemiştir. Yaklaşık yüzyıldır bu vakıfların taşınmaz mal edinmesi kamuoyunun gündeminden düşmediği gibi sürekli olarak yargıyı da meşgul etmiştir. Hatta sorun ülke sınırlarını aşarak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine taşınmıştır. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, muhtelif tarihlerde verdiği kararlarında, Türkiyenin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine ek 1 Numaralı Protokolün 1. maddesiyle güvence altına alman mülkiyet hakkını ihlal ettiğine karar vermiştir. Cemaat vakıflarının taşınmaz mal iktisabına ilişkin inişli çıkışlı seyrin politik kaygılardan kaynaklandığı bazı çevrelerce ifade edilmiştir. Av-rupa Birliğine uyum sürecinde, özellikle de 2002 ve 2003 yıllarında yapılan yasal değişikliklerle, cemaat vakıfları açısından beyaz bir sayfanın açıldığı kabul edilmekle beraber ard arda yapılan yasal değişiklikler yetersiz bulunmuştur. 2008 yılında yürürlüğe giren ve cemaat vakıflarının taşınmaz mal edinmesi açısından radikal düzenlemeler getiren 5737 sayılı Vakıflar Kanununa rağmen halen sorunlar tam olarak çözüme kavuşturulamamıştır. Çalışmamızda, Osmanlı İmparatorluğu döneminden başlayarak günümüze kadar olan süreçte cemaat vakıflarının taşınmaz mal edinmesi, doktrindeki görüşler, Yargıtay, Danıştay ve AİHM kararları ışığında incelenmiştir. 1328 Kanun-i Muvakkatin tamamının transkripsiyonunu yaparak, değerlendirme ve önerilerde bulunarak çalışmamıza katkıda bulunan değerli hocam Prof. Dr. Hüseyin Hatemiye; kaynak göndererek katkıda bulunan Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğü Kültür ve Tescil Dairesi Başkanlığı Yayın Müdürü Sayın Mehmet Kurtoğluna; değerli hocam Prof. Dr. Mehmet Akif Aydına; değerli arkadaşım Prof. Dr. Mehmet Ak-mana; Fransızca AİHM kararlarının tercümesini yapan değerli arkadaşım Yrd. Doç. Dr. Oya Boyara şükranlarımı sunarım. Kitabın, kısa sürede basılmasını sağlayan Beta Yaymevinin değerli yöneticisi Sayın Seyhan Satara; dizgisini özenle gerçekleştiren Sayın Gülgonca Çarpıka; Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Kütüphane Uzmanı Serpil Yıldırıma; Özlem Gündoğan ve R. Handan Karaçam başta olmak üzere Yeditepe Üniversitesi Kütüphanesi ve Sayın Canan Er-gun başta olmak üzere Koç Üniversitesi Kütüphanesi çalışanlarına yardımları için içten teşekkür ederim. Prof. Dr. Nuray EKŞİ Aralık 2010, Bostancı İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ III KISALTMALAR XXV GÃRİŞ 1 Birinci Bölüm GENEL OLARAK CEMAAT VAKIFLARI I. Cemaat Vakıflarının Kuruluşu ve Tabi Oldukları Hukuki Rejim ...3 A. Osmanlı Devleti Dönemi Cemaat Vakıflarının Kuruluşu ve Tabi Oldukları Hukuki Rejim 3 1. Osmanlı Devletİnde Cemaat/Azınlık Kavramı 3 2. Osmanlı Hukukunda Vakıf Müessesesi ve Cemaat Vakıflarının Gayrimüslim Osmanlı Zimmîleri Tarafından Kurulması 7 3. Osmanlı Devleti′nde Vakfiyesi Olmayan Cemaat Vakıflarının Hukukî Durumu 11 4. Osmanlı Devletinde Vatandaşlık Kavramı ve Cemaat Vakıflarının Vatandaşlığı 13 B. Lozan Antlaşmasında Azınlık Kavramı ve Cemaat Vakıflarının Durumu 14 C. Anayasa Mahkemesi, Danıştay ve Yargıtay Kararlarında Cemaat Vakfı Olarak Kabul Edilen Vakıflar 19 D. 2762 Sayılı Vakıflar Kanunu ile 5737 Sayılı Vakıflar Kanunu′nda Cemaat Vakıflarının Tanımı 24 II. Cemaat Vakıflarını Yabancı Vakıflardan Ayırma Zorunluluğu 26 III. Cemaat Vakıflarına İlişkin Yasal Düzenlemeler 29 IV. Cemaat Vakıflarının Tüzel Kişiliği Meselesi 36 İkinci Bölüm MEVZUAT VE YARGI KARARLARINDA CEMAAT VAKIFLARININ TAŞINMAZ MAL İKTİSABI I. Osmanlı Döneminde Cemaat Vakıflarının Taşınmaz Mal İktisabı 45 II. Lozan Antlaşmasında Cemaat Vakıflarının Taşınmaz Mal İktisabının Düzenlenmemiş Olması 52 III. Türk Kanunî Medenîsine, 2762 Sayılı Vakıflar Kanununa ve Yargıtay Kararlarına Göre 1926-2002 Yılları Arasında Cemaat Vakıflarının Taşınmaz Mal İktisabı 55 IV. 2762 Sayılı Vakıflar Kanununa ve Yargıtay Kararlarına Göre 2002-2008 Yılları Arasında Cemaat Vakıflarının Taşınmaz Mal İktisabı 68 V. 2008 Yılında Yürürlüğe Giren 5737 Sayılı Vakıflar Kanununa ve Yargıtay Kararlarına Göre Cemaat Vakıflarının Taşınmaz Mal İktisabı 77 A. 5737 Sayılı Vakıflar Kanununun Hazırlık Çalışmaları 77 B. 5737 Sayılı Vakıflar Kanunu Hükümlerine Göre Cemaat Vakıflarının Taşınmaz Mal İktisabı ve Bu Hükümlere İlişkin Yargıtay Kararları 91 Üçüncü Bölüm CEMAAT VAKIFLARI TARAFINDAN AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİTSfDE AÇILAN DAVALARDA VERİLEN KARARLAR I. Cemaat Vakıflarının AİHM Davalarında Dayandıkları Hükümler 97 II. Cemaat Vakıflarının AİHMde Açtığı Davalarda Verilen Kararlar 97 1. Özbek ve Diğerleri v. Türkiye (Başvuru no. 35570/02) 97 2. Yedikule Surp Pırgiç Ermeni Hastanesi Vakfı v. Türkiye (Başvuru no. 50147/99 ve 51207/99) 99 3. Yedikule Surp Pırgiç Ermeni Hastanesi Vakfı v. Türkiye (No. 2) (Başvuru No. 36165/02) 100 4. Samatya Surp Kevork Ermeni Kilisesi, Mektebi ve Mezarlığı Vakfı Yönetim Kurulu v. Türkiye (Başvuru no. 1480/03) 101 5. Fener Rum Erkek Lisesi Vakfı v. Türkiye (Başvuru no. 34478/97) 102 6. Fener Rum Patrikliği (Ecumenical Patriarchate) v. Türkiye (Başvuru no. 14340/05) 103 7. Bozcaada Kimisis Teodoku Rum Ortodoks Kilisesi Vakfı v. Türkiye Davaları 106 a. Bozcaada Kimisis Teodoku Rum Ortodoks Kilisesi Vakfının Mülkiyet Davalarına İlişkin Yargıtay Kararları 106 b. Bozcaada Kimisis Teodoku Rum Ortodoks Kilisesi Vakfı Tarafından Açılan ve AİHM Tarafından Kabul Edilemez Bulunan Davalar 108 aa. Bozcaada Kimisis Teodoku Rum Ortodoks Kilisesi Vakfı v. Türkiye (Başvuru no. 22522/03, 28903/03, 28904/03, 28906/03, 28907/03, 28908/03, 28909/03 ve 28910/03 108 bb. Bozcaada Kimisis Teodoku Rum Ortodoks Kilisesi Vakfı v. Türkiye (Başvuru no. 42668/04) 113 c. Bozcaada Kimisis Teodoku Rum Kilisesi Vakfının AİHM Tarafından Kabul Edilen Davaları 114 aa. Bozcaada Kimisis Teodoku Rum Ortodoks Kilisesi Vakfı v. Türkiye (Başvuru no. 37639/03, 37655/03, 26736/04 ve 42670/04) 114 bb. Bozcaada Kimisis Teodoku Rum Ortodoks Kilisesi Vakfı v. Türkiye (No. 2) (Başvuru no. 37646/03, 37665/03, 37992/03, 37993/03, 37996/03, 37998/03, 37999/03 ve 38000/03) 116 SONUÇ 117 EKLER Ek. I Faaliyette Bulunan Cemaat Vakıflarının Listesi 125 Ek. II 2762 Sayılı Vakıflar Kanununun Muvakkat Maddesi Mucibince Mütevelliler veya Mütevelli Heyetleri Tarafından Verilmesi Lazım Gelen Beyanname (1936 Beyannamesi) 132 Ek. III Cemaat Vakıflarına İlişkin Mevzuat ve Antlaşmalar 135 1. Eşhâs-i Hükmiyyenin Emvali Gayr-i Menkuleye Tasarruflarına Mahsus Kanun-i Muvakkat Transkripsiyon: Prof. Dr. Hüseyin HATEMİ 135 2. Lozan Sulh Muahedenamesi Fasıl II Kısım III Azınlıkların Korunması 138 3. Kanunu Medeninin Sureti Mer′iyet ve Şekli Tatbiki Hakkında Kanun (İlgili Hükümler) 141 4. 2762 Sayılı Vakıflar Kanunu (İlgili Hükümler) 142 5. Cemaat Vakıflarının Taşınmaz Mal Edinmeleri ve Bunlar Üzerinde Tasarrufta Bulunmaları Hakkında Yönetmelik 145 6. Cemaat Vakıflarının Taşınmaz Mal Edinmeleri ve Bunlar Üzerinde Tasarrufta Bulunmaları ve Tasarrufları Altında Bulunan Taşınmaz Malların Bu Vakıflar Adına Tescil Edilmesi Hakkında Yönetmelik 149 7. Türk Medenî Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun 153 8. 5737 Sayılı Vakıflar Kanunu (İlgili Hükümler) 154 9. Vakıflar Yönetmeliği (İlgili Hükümler) 158 Ek. IV 2762 Sayılı Vakıflar Kanununun 44 ncü Maddesinin Yorumlanmasına Gerek Bulunmadığına Dair TBMM Kararı, No. 1972, 2 Temmuz 1956 163 Ek. V Cemaat Vakıflarının Taşınmaz Mal İktisabına İlişkin Yargıtay Kararları 167 1. YİBGK, E. 1942/8, K. 1942/24, T. 2.12.1942: 319 senesinden beri Ermeni Hastahanesinin tasarrufu altında olup muvazaalı olarak Bardik Gülenkyan adına tescil edilmiş taşınmaza, millî emlak idaresince 2. kayıt malikinin firari olduğundan bahsile elkonula- rak başkalarına verilmiş olması; Ermeni Hastaha- nesi tarafından taşınmazın iadesinin ve tapu sicil kaydının tashihinin istenilmesi; Vakıflar Kanunu nun 44. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda Yargıtay dairleri tarafından farklı ka rarların verilmiş olması; tapu sicilinde gayrimen kulun maliki olarak adı yazılı bulunan hakiki şah sın ikrar ve beyanı olmadıkça cemaat vakfı adına tapu memuru tarafından tashih yapılamaması 167 5. HD, E. 2470, K. 978, T. 9.4.1949: Balıklı Rum Hastanesi vekili tarafından hazine aleyhine açılan davada, kadastroca hazine adına tescil edilmiş olan gayrimenkulun tapu kaydının tashihi ve gayrimen kulun Balıklı Rum Hastanesi adına tescilinin talep edilmesi; 1328 Kanun-i Muvakkat uyarınca Patrik hane tarafından Defteri Hakani idaresine verilen listede buranın Balıklı Rum Hastanesine ait oldu ğunun belirtilmiş olması; Patrikhanece verilen 5.8.1929 tarihli listede nizalı gayrimenkulun Balık lı Rum Hastanesine aid olduğu yazılı olduğundan tapuca nizalı gayrimenkulun Balıklı Rum Hastane si adına kaydının düzeltilmesi 169 8. HD, E. 4760, K. 7154, T. 4.11.1961: davacı kilise tarafından yetmiş senelik zilyetliğe müsteniden gayrimenkullerin hazine adına olan tapularının ip tali ile kilise adına tescilinin istenilmesi; eşhası hükmiyenin gayrimenkul iktisabı hakkındaki ka nun ve bu kanunda yazılı sürenin uzatılmasına iliş kin kanunlarda yazan süre içinde rahip Avadis ev latları adına tapuda kayıtlı olan gayrimenkulle ilgi li olarak davacı kilise tarafından tapu idaresine lis te verildiğinin ispat edilememesi; yıkılan kilisenin bulunduğu taşınmaz üzerinde davacı kilisenin, en az 1910 senesinden beri iktisabını sağlayacak şekil de zilyetlik tesis etmediğinin şahit ifadeleriyle sabit olması 8. HD, E. 3163, K 3787, T. 6.7.1962: dava konusu taşınmazın 20 Ağustos 1329′da Defteri Hakâniyeye sunulan listede kayıtlı olması; mahkemece bilirkişi marifetiyle İstanbul Tapu Gurup Müdürlüğü defter ve kayıtları üzerinde yaptırılan incelemede, Rum Patrikhanesinin 20 Ağustos 1329 tarihli tezkeresi ve eki listede taşınmazın yer alması; ancak mahze nin nakli ve evrakın karışması sebebiyle bu tezke re ve eki cetvellerin bulunmamış olduğunun tespit edilmesi; mahzende bulunamadığından cetvellerin gönderilmesine imkân olmadığının bildirilmiş bu lunması sebebiyle mahkemece dava konusu gayri menkulun listesinin 16 Şubat 1328 tarihli eşhası hükmiye kanunu gereğince süresi içinde Defteri Hakâniyeye verilmiş olduğunun kabul edilmesi 171 HGK1, T. 23.10.1963: Aya Dimitri, Aya Tanaş ve Aya Lefter Rum Ortodoks Kiliseleri Vakfı′nm, niza- lı gayrimenkule 1328 yılından beri tasarruf ettiğini ve Patrikhane tarafından tapuya tevdi edilen be yannamede gayrimenkulun yer aldığını iddia etme si; dava konusu taşınmazların tapuda kayıtlı olma ması; taşınmazların tapuya kayıtlı olmamasının, cemaat vakfı tarafından bunların zilyetlikle iktisa bına engel teşkil etmemesi; Kiliseye ait zilyetliğin ne zaman, ne sebeple ihdas edildiği ve ne şekilde cereyan ettiğinin şahitlerden sorulup tespit edilme si; şahit ifadelerinin, vergi kayıtları ve patrikhane tarafından verilen defter münderecatıyla karşılaş tırıldıktan sonra gayrimenkulun kilise vakfı adına tescil edilip edilmeyeceğine karar verilmesi 172 8. HD, E. 5481, K. 5502, T. 21.12.1964: 2762 sayılı Vakıflar Kanunu ile gayrimüslim vatandaşlara ait hayrı ve içtimaî müesseselerin mülhak vakıflar kapsamına alınması ve Kanunun 6. maddesinde mülhak vakıfların tüzel kişiliğinin olduğunun be lirtilmesi; vakıflar idaresinin yazısında, davacı Mu sevî cemaatinin 1949 senesine kadar mülhak vakıf şeklinde idare edildiği, 1949 senesinde cemaat vak fı şeklinde kendisini idareye devam ettiğinin bildi rilmesi sebebiyle tüzel kişiliğinin ve dolayısıyla da va ehliyetinin olduğunun kabul edilmesi 4. HD, E. 6483, K. 6440, T. 26.11.1965: Enfanti′nin, 1310′da ölümüyle, taşınmazın, kilise vakfının eline geçtiğinin iddia edilmesi; tapudaki Enfanti′niye ilişkin kaydın muvazaa olduğunun ve taşınmazın kilise vakfına ait olduğunun 1328 Kanun-i Muvak kat uyarınca 7 Ağustos 1329′da tapuya verilen cet velle bildirildiğinin ifade edilmesi; mahkemece, ta puya gönderilen yazıya verilen cevapta taşınmaza ilişkin cetvelin verilmediğinin belirtilmesi; Medenî Kanun′dan önceki hükümlere göre taşınmazlarda zamanaşımı işlemeyeceğinden 1319′dan başlayan zilyetliğin, Medeni Kanunun yürürlüğe girdiği 4 Ekim 1926 gününe kadar geçen 32 yıl içinde dava cıya hiçbir hak sağlamaması; bu günden sonra da valı mirasçıların 24.10.1827′de kendi adlarına yap tırdıkları tapu kaydı intikali ile 1945 yılında yapı lan kadastro tespiti ve 1952′de bir paya ilişkin inti kalin, Medenî Kanunun 639. maddesine dayanan zamanaşımını kesmesi; böylece 4 Ekim 1926′dan dava günü olan 21.4.1955 gününe kadar her işlem le kesilen zamanaşımının yeniden ve aralıksız 20 yıl işlemiş sayılmaması sebebiyle davacının Medenî Kanunun 639. maddesine dayanan bir hakkının da bulunmaması 8. HD, E. 2166, K 3493, T. 21.6.1966: Dışişleri Ba- kanlığı′mn yazısında, davacı kilisenin, yalnız mez kûr kiliseye münhasır olmak ve sadece kilisenin bi na, arsa ve müştemilâtı ile ilgili bulunmak üzere tüzel kişilik tanındığının belirtilmesi; dava konusu yerin kilise arsası, binası ve müştemilâtı olmadığı nın tarafların beyanından anlaşılması 8. HD, E. 2919, K. 4962, T. 24.10.1967: davacı Ha- sırköy Ayaparaşkavi Rum Ortodoks Kilisesi Vakfı nın tasarrufunda bulunan gayrimenkullere ait par sellerin kadastroca hazine adına tescil edilip beledi yeye devredilmesi; eşhası hükmiyenin emvali gay- rimenkuleye tasarrufuna dair Şubat 1328 tarihli kanun gereğince Ermeni Patrikliği tarafından Def teri Hakâniyeye süresinde verilen listede, dava ko nusu taşınmazın Hasırköy Ayaparaşkavi Rum Or todoks Kilisesi Vakfına ait olduğunun belirtilmesi sebebiyle tapu kaydının kilise vakfı adına düzeltil mesi için hazine aleyhine dava açılması 10. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu, E. 1968/6, K 1968/14, T. 16.11.1968: mezarlıkların umuma mahsus yerlerden olması sebebiyle, mülkiyetinin cema- at vakfı tarafından edinilemeyeceğine ilişkin Yargı tay Birinci ve Yedinci Hukuk Daireleri kararları ile Yedinci Hukuk Dairesinin "Rum Ortodoks şahısla rın defnine mahsus mezarlık olan dava konusu ta şınmazın, 200 yıldan fazla bir zamandan beri bu yönde kullanılması ve 16 Şubat 1328 günlü kanun hükümleri uyarınca Fener Rum Patrikhanesince verilen listeye eklenmiş olması; dava konusu gayri menkulun halen davacı kiliseler tarafından mezar lık olarak kullanılması sebebiyle metruk ve kimse siz mezarlıklardan sayılmaması; mevcudiyeti ta nınmış ve gayrimenkul tasarrufuna ehil olan dava cı kiliselerin 200 yıldan fazla bir zamandan beri gayrimenkulu kullanması; etrafı duvarla çevrili mezarlığın gerek Belediye Kanunu ve gerekse me zarlıklar nizamnamesi uyarınca belediyeye devro- lunan mezarlıklardan olmaması" şeklindeki kararı arasındaki çelişkinin içtihadı birleştirme yoluyla giderilmesi 181 11. 2. HD, E. 4449, K. 4399, T. 6.7.1971: vakıfnameleri bulunmayan cemaat vakıflarının süresinde verdik leri beyannamelerinin vakıfname olarak kabul edil mesi; beyannamelerinde bağış kabul edeceklerine dair açıklık bulunmayan cemaat vakıflarının gerek doğrudan doğruya gerekse vasiyet yoluyla gayri menkul iktisap edememesi 186 12. 2. HD, E. 1972/1322, K 1972/2454, T. 20.4.1972: 2762 sayılı Vakıflar Kanunu′nun 44. maddesi uyarınca, bu kanunun neşri tarihinden en az on beş yıl evvelinden beri vakıf olarak tasarruf edildikleri vergi kayıtları icar kontratları ve eşhası hükmiye-nin gayrimenkule tasarruflarına dair olan 16 Şubat 1328 tarihli kanunun neşrinden sonra tapuya verilmiş defterler ve müesseselerin hesap defterleri ve buna benzer vesikalarla anlaşılacak olan yerlerin o suretle vakıf kütüğüne kaydolunması; 2762 sayılı Vakıflar Kanunu ile vakıf niteliği kazanan cemaatlere ait hayrî ilmî ve bediî amaçlar güden teşekküllerin düzenlenmiş vakıfnameleri bulunmadığından 44. maddeye göre bunların süresinde verdikleri beyannamelerin vakıfname olarak kabul edilmesinin zorunlu olması; nasıl ki, vakıfnamede mal iktisabı için açıklık olmayan hallerde vakıf tüzel kişiliğimal iktisap edemezse, beyannamelerinde bağış ka bul edeceklerine dair açıklık bulunmayan hayrî müesseselerin de gerek doğrudan doğruya, gerekse vasiyet yolu ile taşınmaz iktisap edememesi; bu se beple Balıklı Rum Hastahanesinin vasiyet yolu ile taşınmaz iktisap etmesinin mümkün olmaması 188 13. HGK, E. 1973/6-609, K 1973/959, T. 28.11.1973: vakfın tescil olunabilmesi için gayesi açısından ön görülen yasaklayıcı unsurlardan herhangi birinin gerçekleştiğinin anlaşılması halinde artık diğer un surları araştırmaya gerek kalmaması; vakfın, ce maat mensuplarını desteklemek gayesi ile kuruldu ğunun kesinlikle anlaşılmasının tescil isteminin reddi için yeterli olması; cemaat teşkil eden Bahai topluluğunun mensuplarını desteklemek gayesi ile vakıf kurulmasının Medenî Kanunu′nun 74. maddesine aykırı olması 190 14. HGK E. 1971/2-S20, K. 1974/505, T. 8.5.1974: Va kıflar Kanunu uyarınca vakıf niteliği kazanan ce maatlere ait hayrî, ilmî, bediî amaçlar güden kuru luşların düzenlenmiş vakıfnameleri bulunmaması sebebiyle 1936 beyannamelerinin vakıfname olarak kabul edilmesi; beyannamelerinde bağış kabul ede cekleri yolunda açıklık olmayan hayır kurumları nın gerek doğrudan doğruya ve gerekse vasiyet yo lu ile taşınmaz iktisap edememesi 15. 1. HD, E. 3648, K. 6594, T. 24.6.1975: taşınmazın Balıklı Rum Hastanesi Vakfı′na kayıtsız ve şartsız olarak bağışlanmasına ilişkin işlemin iptali için Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından dava açılma sı; Balıklı Rum Hastanesi Vakfı tarafından Vakıf lar Genel Müdürlüğü′nün dava açma yetkisine iti raz edilmesi; 2762 sayılı Vakıflar Kanunu′nun 1. maddesi uyarınca Balıklı Rum Hastanesi Vakfı′nm mülhak vakıflardan olması; mülhak vakıfların, Va kıflar Genel Müdürlüğü′nün kontrolüne tabi tutul ması; Vakıflar Genel Müdürlüğü′nün dava açma yetkisinin, kontrol ve denetim yapma görevinin bir gereği olması 16. 1. HD, E. 11168, K. 11351, T. 11.12.1975: cemaatlere ait hayrî, ilmî ve bediî amaç güden kuruluşların düzenlenmiş vakıfnameleri bulunmadığı için ver-dikleri beyannamelerin vakıfname olarak kabulünün zorunlu olması; vakıfnamesi olmayan ve vakıfname olarak nitelendirilmesi gereken beyanname sinde bağış kabul edebileceği açıkça belirtilmeyen cemaat vakfının taşınmaz malı bağış yoluyla edine- memesi 197 HGK, E. 1975/12-858, K. 1977/9, T. 14.1.1977: İs tanbul Belediyesi tarafından istimlak edilen Aya Tiryade ve Aya Efemiye Rum Ortodoks Kilisesi vakfına ait taşınmazın istimlak bedelinin vakıf yö netimine mi yoksa Vakıflar Genel Müdürlüğüne mi verileceği konusunda uyuşmazlık çıkması; bir vakıf taşınmazının satılması halinde paraya dönüşen va kıfın bir gelir olarak nitelendirilememesi; buna gö re, istimlak bedelinin gerek murakabe ve gerekse nemalandırılmak üzere Vakıflar Genel Müdürlüğü emrine verilmesinin zorunlu olması 198 8. HD, E. 1976/6584, K1977/3072, T. 30.3.1977: Surp Karabat Ermeni Kilisesi Vakfına ait olduğu halde kadastroca Hazine adına tescil edilen taşın mazın tapu kaydının iptali ile kilise tüzelkişiliği adına tescilinin istemesi; Surp Karabat Ermeni Ki lisesi Vakfının ayrıca kazandırıcı zamanaşımına da dayanması; 1328 Kanun-i Muvakkat uyarınca da vacı kilise vakfının süresinde defteri hakani idare lerine başvurmaması; 2762 sayılı Vakıflar Kanu- nu′nun 44. maddesinde yer alan koşulların yerine getirilmemiş olması; tapuda kayıtlı olsun veya ol masın, kanun uyarınca devlete kalan gayrimenkul- lerin kazandırıcı zaman aşımı yoluyla iktisab edile memesi 203 1. HD E. 1981/1180, K 1981/1245, T. 9.2.1981: Ba lıklı Rum Hastanesi Vakfının, 2762 sayılı Vakıflar Kanunu uyarınca mülhak vakıflardan olması; ce maat vakıflarının, taşımaz mal edinebilmelerinin yasaların, vakfiyelerinin ya da vakfiye yerine geçen beyannamenin buna olanak vermesine bağlı olma sı; vakfiye yerine geçen 1936 tarihli beyannamesin de davalı vakfın sonradan taşınmaz mal edinebile ceği yolunda bir açıklık bulunmaması; düzenlenmiş vakfiyesi bulunmadığından vakıfname olarak nite lendirilmesi gereken beyannamesinde taşınmaz mal edinebileceği açıkça belirtilmeyen davalı vak fın taşınmaz mal edinmesinin mümkün olmaması 206 20. 1. HD E. 1981/4849, K. 1981/4947, T. 13.4.1981: Ba lıklı Rum Hastanesi Vakfının, mülhak vakıf niteli ğinde olması; cemaat vakıflarının, taşınmaz mal edinebilmelerinin yasaların, vakfiyelerinin ya da vakfiye yerine geçen beyannamenin buna olanak tanımasına bağlı olması; dosyada yer alan 1257 ta rihli vakfiyenin, davalı Balıklı Rum Hastanesine değil Hanna Veledi Nikola′nin vakfiyesi olması; vakfiye yerine geçen 1936 tarihli beyannamesinde davalı Balıklı Rum Hastanesi Vakfının sonradan taşınmaz mal edinebileceği yolunda bir açıklık bu lunmaması sebebiyle taşınmaz mal edinememesi 208 21. 6. HD, E. 1983/6816, K 1983/8279, T. 13.9.1983: Beyoğlu Üç Horon Ermeni Kilisesi Vakfının, Mede ni Kanunun neşrinden evvel kurulmuş bir vakıf ol ması sebebiyle vakıflar idaresinin teftiş ve denetle mesine tabi olmadığını, ayrıca teftiş ve denetleme masraflarına katılma payının kendilerinden tahsil edilemeyeceğini iddia etmesi; cemaat vakıflarının ödeyecekleri teftiş ve denetleme masraflarına katıl ma payının genel bütçeden ödenmesine Bakanlar Kurulunca karar verilebileceğinin öngörülmesi; da valı kilise vakfının Bakanlar Kurulu kararma dahil olan vakıflardan bulunduğuna dair bir belge ibraz edilmemesi nedeniyle davalı vakıftan teftiş ve de netleme masraflarına katılma payının alınması 209 22. 1. HD, E. 1983/9381, K 1983/10888 T. 21.10.1983: dava konusu taşınmazın Mois Eskanazi Veledi Ma- yer Sönmen adına 1309/1893 yılında tapuda kayıtlı olması; padişah Sultan 2. Abdülhamit tarafından çıkarılan ferman ile açıkça terzi kalfası Mayer Şö- men uhdesinde bulunan bu taşınmaz üzerinde si nagog yapılmasına izin verilmesi ve yapım için ih tiyaç bulunan 1000 Osmanlı altınının ne yolla te min edileceği belirtilmesi; binanın yapıldığı tarih itibariyle cemaat vakıflarının gayrimenkul edinme haklarının olmaması ve bu tür vakıfların ibadetha ne yapımı için izin almaları zorunluluğu ile birlikte değerlendirildiğinde kayıt maliki görülen Mayer Şömen′e baba adı olarak takılan Mois Eskanazi is minin davacı tarafından ileri sürüldüğü üzere Mu sevilerin Peygamberi Musa′yı, Eskanazi′nin de da vacı vakfın da ismini aldığı Musevi cemaatini sim gelediği ve namı müstear olduğunun hiçbir durak samaya yer bırakmayacak biçimde anlaşılması 210 6. HD, E. 1987/6964, K. 1987/11186, T. 10.11.1987: Bakanlar Kurulu kararı uyarınca, bütün cemaat vakıflarının, teftiş ve denetleme masrafına katılma payından muaf kabul edilememesi; davacı vakfın Bakanlar Kurulu kararma eki listede ismi olmadı ğı için teftiş ve denetleme masrafına katılmak zo runda olması 212 16. HD, E. 1989/4849, K 1990/4192, T. 29.3.1990: 2762 sayılı Vakıflar Kanunu uyarınca cemaatlerce idare olunan vakıfların, mülhak vakıflar arasına alınması; mülhak vakıfların, belirli şartların varlı ğı halinde zilyetlikle mal iktisab edebilen tüzel ki şilerden olması; bu tür tüzel kişilerin zilyetlikle mal iktisab edebilmesi için mülhak vakıf haline ge lerek tüzel kişilik kazanması, vakıfnamenin zilyet likle mal iktisabına imkân vermesi ve iktisaba ko nu olan malın vakfın kuruluş amacına uygun ola rak kullanılması; davalı vakfın, kuruluş tarihinin, cemaat vakfı haline dönüşerek tüzel kişiliği kazan ma anının araştırılması; vakıfnamede, vakfın, ka zandırıcı zamanaşımı ile mal iktisap edip edemeye ceğine dair hüküm bulunup bulunmadığının soruş turulması; taşınmazın vakfa ne şekilde intikal etti ği, taşınmazın bağışlamaya konu olup olmadığı ve vakfın vakıfnamesinde bağış kabul etmeye yetkili kılınıp kılmmadığı belirlenmesi 213 1. HD, E. 1992/14847, K 1993/2047, T. 22.2.1993: cemaatlere ait hayri, ilmi ve bedii amaçlar güden kuruluşların düzenlenmiş vakıfnameleri bulunma dığı için 2762 sayılı Vakıflar Kanunu′nun 44. mad de gereğince bunların süresinde verdikleri beyan namelerinin "vakıfname" olarak kabulü zorunluğu- nun ortaya çıkması; nasıl ki, vakıfnamede mal edinme için açıklık olmayan hallerde vakıf tüzel ki şiliği mal edinemezse, beyannamelerinde bağış ka bul edecekleri yolunda açıklık olmayan cemaat va kıflarının da gerek doğrudan doğruya, gerekse vasi yet yolu ile taşınmaz mal iktisap edememesi; öyle ise, Balıklı Rum Hastanesi Vakfının gerek doğru dan gerekse vasiyet yolu ile taşınmaz mal edineme- yeceğinin kabul edilmesi 26. 17. HD, E. 1996/6055, K 1997/107, T. 28.1.1997: ce maat vakfı olan davacının 1936 beyannamesi ve eş hası hükmiye cetvelinde kayıtlı olduğunu öne süre rek taşınmazın kendi adına tescili için dava açma sı; davacı cemaat vakfının, dava konusu çekişmeli Sinagog binasını, 16 Şubat 1328 tarihli yasaya göre düzenlenip verilen beyannamede bildirmesi ve tapu kadastro kayıtlarında da Musevî Sinagogu olarak yazılması 217 27. 1. HD, E. 1997/6931, K 1997/7701, T. 5.6.1997: ce maat vakıflarının herhangi bir yolla taşınmaz mal edinebilmeleri için gerekli yasal koşulların varol ması; ayrıca vakıfnamelerinde ve beyannamelerin de bu yönde açıklık bulunması; edinilen ya da edi nilecek olan malın, vakfın amacını aşmaması; ce maat vakıflarının amaç dışı doğrudan doğruya ya da vasiyet yoluyla taşınmaz mal edinmelerine yasal olarak mümkün olmaması 218 28. 1. HD, E. 105/2, K. 12284, T. 14.10.1997. Sinagog Vakfı tarafından, çekişmeli taşınmazın kendilerine ait olduğu, taşınmazı namı müstear olarak kullan dığı ve nizalı taşınmazın mutasarrıfı olarak Av- ram′m gösterildiği, davalı idarenin bu kişinin mü- tegayyip eşhasından olduğundan bahisle taşınma za elkoyduğu ve 1971 yılında idare adına kayıt oluşturulduğu, oysa bu taşınmazın 1936 beyanna mesinde kendi mülkleri olarak gösterildiği ileri sü rülerek tapu kaydının iptalinin ve taşınmazın ken di adına tesciline karar verilmesinin talep etmesi; ilk derece mahkemesi tarafından on yıllık hak dü şürücü sürenin geçmesi sebebiyle davanın reddedil mesi; 1936 beyannamesinde taşınmazın Sinagog Vakfına ait olduğunun bildirilmesi ve bu tarihten beri Sinagog Vakfı tarafından müştemilat olarak kullanılması sebebiyle taşınmazın Sinagog Vakfı adına tapuya tesciline karar verilmesi 29. 1. HD, E. 1999/12630, K 12902, T. 6.12.1999: Di- mitri Deveais adına kayıtlı olan dava konusu taşın mazın davalı cemaat vakfına tapuda koşulsuz ola rak hibe edilmesi; cemaat vakfının tüzel kişiliğinin ve taşınmaz mal edinme hakkının bulunması; bu nunla beraber, cemaat vakfının maksadına uygun bir iktisabının bulunup bulunmadığının araştırıl ması 30. 1. HD, E. 2001/6038, K. 2001/9650, T. 25.9.2001: uyuşmazlığın, Osmanlı İmparatorluğu döneminde kurulmuş gayrimüslim cemaat vakfı tüzel kişiliği niteliğini taşıyan vakıfların taşınmaz malları kay- den edinip edinemeyeceklerine ilişkin olması; Os manlı döneminde, Müslüman olmayan kişilerce de özel mülklerinden hastane, imaret, çeşme şifahane, kütüphane gibi yerler için sahih vakıfların kurul ması; davaya konu cemaat vakıflarının, padişah fermanı ile kurulduklarının, vakfiyelerinin bulun madığının doktrin ve uygulamada tartışmasız ola rak kabul edilmesi; 16 Şubat 1328/1912 tarihli ka nun ile cemaat ve hayır müesseselerine ait malla rın adlarına kayıt edilmesi bakımından kanunla bir süre tayin edilmesi; 2762 sayılı yasanın geçici mad desi ile cemaat vakıflarına, vakfa ait taşınmazları bildirme ve bu suretle adlarına tescil olanağının sağlanması; Osmanlı İmparatorluğunun ilk dönem lerinden itibaren padişah fermanı ile kurulmuş, sonraki tahsislerle genişletilmiş, akarlarıyla da desteklenmiş ve vakfiyesi olmayan cemaat vakıfla rının 1936 yılında verilmiş beyannamelerinin, ta şınmaz mal varlıklarını belli etme ve sonradan ta şınmaz mal edinme bakımından "vakıfname" niteli ğinde kabul edilmesi zaruretinin ortaya çıkması; vakfiyesi olmayan ve 1936 beyannamesinde de ta şınmaz mal edinebileceği belirtilmeyen cemaat va kıflarının bu tarihten sonra sebebi ne olursa olsun taşınmaz mal edinemeyeceklerinin gözetilmesi 31. 1. HD, E. 2001/7572, K. 2001/9660, T. 25.9.2001: Osmanlı İmparatorluğu döneminde kurulmuş gay rimüslim cemaat vakıflarının padişah fermanı ola rak emri mahsusa ile kurulması ve vakfiyelerinin bulunmaması; 1328 Kanun-i Muvakkat ile cemaat vakıflarına tüzel kişilik ve taşınmaz mal edinme olanağının verilmesi; vakfiyesi olmayan cemaat va kıflarının 1936 yılında verilmiş beyannamelerinin, taşınmaz mal varlıklarını belli etme ve sonradan taşınmaz mal edinme bakımından vakıfname nite liğinde kabul edilmesi; vakfiye niteliği ile değerlen dirilen 1936 tarihli beyannamesinde taşınmaz mal edinebileceği belirtilmeyen cemaat vakıflarının bu tarihten sonra sebebi ne olursa olsun taşınmaz mal edinemeyeceklerinin gözetilmesi 32. 17. HD, E. 2002/2188, K. 2002/2113, T. 2.4.2002: vakfiyesi olmayan cemaat vakıflarının, vakfiye ye rine geçen 1936 beyannamelerini idareye vermeme si veya vermiş olsa bile beyannamesinde taşınmaz mal edinebileceğinin belirtilmemesi sebebiyle ce maat vakıflarının sebebi ne olursa olsun taşınmaz mal edinememesi; Bozcaada Kimisis Teodoku Rum Ortodoks Kilisesi Vakfına ait vakfiye veya 1936 be yannamesinin bulunmadığı belirlendiğine göre da vanın reddine ve taşınmazın Hazine adına tapuya tesciline karar verilmesi 33. 1. HD, E. 2002/4616, K. 5106, T. 24.4.2002: Osman lı imparatorluğu döneminde kurulmuş gayrimüs lim cemaat vakfı tüzel kişiliği niteliğini taşıyan vakfın ya da vakıfların taşınmaz mal veya malları kayden edinip edinemeyecekleri meselesi; 1328 Ka- nun-i Muvakkat ile cemaat vakıflarına tüzel kişilik tanınması üzerine cemaat vakıflarının tasarrufun da bulunan taşınmazların adlarına kayıt edilmesi için bir süre tayin edilmesi; Osmanlı döneminde ka bul edilmiş kanun hükümleri, Lozan Antlaşması ve Cumhuriyet döneminde yapılan yasal düzenleme ler bir bütün olarak ele alınıp değerlendirildiğinde, Osmanlı İmparatorluğunun ilk dönemlerinden iti baren padişah fermanı ile kurulmuş, sonraki tah sislerde genişletilmiş, akarlarıyla da desteklenmiş ve vakfiyesi olmayan cemaat vakıflarının, 1936 yı lında verilmiş beyannamelerinin, taşınmaz mal varlıklarını belli etme ve sonradan taşınmaz mal edinme bakımından vakıfname niteliğinde kabul edilmesi 34. HGK, E. 2002/16-159, K. 2002/355, T. 8.5.2002: Türk Kanunu Medenisi′nin yürürlüğe girdiği 1926 yılından önce azınlıklar tarafından kurulan vakıfların "cemaat vakıfları" olarak adlandırılması; cemaat vakıflarının 2762 sayılı Vakıflar Kanunu ile mülhak vakıflar kapsamına alınması ve bu kanunun 6. maddesinde mülhak vakıfların tüzel kişiliğe sahip olduğunun belirtilmesi; 2762 sayılı Vakıflar Kanunu′nun 44. maddesinde belirli koşulların varlığı halinde vakıf malların vakıf kütüğüne kaydedilmesi ve tescilleri yapılarak tapu verilmesinin hükme bağlanması; bu hükmün işlerlik kazanması için beyanname verilmesinin öngörülmesi; süresin de verilen beyannamelerin, vakfiye yerine geçen belge olarak kabul edilmesi; beyannamede gösteri len taşınmazların cemaat vakfı tüzel kişiliği adına kanun hükmü uyarınca tescilinin yapılması; dava konusu taşınmazla ilgili olarak beyanname verildi ğini kanıtlanmak yükümlülüğünün cemaat vakfına ait olması; vergi kaydının beyanname olarak kabul edilememesi 238 35. 16. HD, E. 2002/4872, K 2002/4336, T. 9.5.2002: Bozcaada Kimisis Teodoku Rum Ortodoks Kilisesi Vakfının, yasal süresi içinde 1936 tarihli vergi kay dı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayana rak taşınmazın kendi adına tescili için dava açma sı; 2762 sayılı Vakıflar Kanunu ile cemaat vakıfla rının mülhak vakıflar arasına alınması ve bu kanu nun 6. maddesinde mülhak vakıfların tüzel kişiliği nin bulunduğunun belirtilmesi; cemaat vakıfları ta rafından süresinde verilen beyannamelerin, vakfi ye olarak kabul edilmesi; beyannamelerde gösteri len taşınmaz malların ilgili cemaat vakıfları adına tescil edilmesi ve beyannameye dahil edilmeyen ta şınmaz malların vakfiye kapsamında değerlendiril mesinin mümkün olmaması; dava konusu parselle ilgili olarak beyanname verildiğinin kanıtlanama ması nedeniyle Vakıflar Kanunu′nun 44. maddesi uyarınca taşınmazın vakıf adına tescilin mümkün olmaması 242 36. 16. HD E. 2002/4873, K 2002/4337, T. 9.5.2002: ce maat vakıflarının 2762 sayılı Vakıflar Kanunu uya rınca tasarruflarında bulunan taşınmazlar için be yanname vermelerinin gerekmesi; beyanname ve rildiğini kanıtlama yükümlülüğünün davacı vakfa ait olması ve davacı vakfın dava konusu parselle il gili olarak beyanname verildiği kanıtlayamaması; vergi kaydının, beyanname olarak değerlendirile- memesi; bu itibarla Vakıflar Kanununun 44. mad desi uyarınca taşınmazın vakıf adına tescilinin mümkün olmaması 244 37. 7. HD, E. 2002/3240, K. 2002/4650, T. 16.5.2002: kadastro sırasında taşınmazın kilise vakfına ait olduğunun ancak vakfın süresinde gerekli beyanna- meleri vermemesi nedeniyle malik hanesi boş bıra kılmak suretiyle kaydedildiğinin tespit edilmesi; 4771 sayılı kanun ile 2002 yılında 2762 sayılı Vakıf lar Kanununa yapılan değişiklik sonucunda cema at vakıflarının, vakfiyeleri olup olmadığına bakıl maksızın Bakanlar Kurulu′nun izni ile dinî, hayrî, sosyal, eğitsel, sıhhî ve kültürel alanlardaki ihti yaçlarını karşılamak üzere taşınmaz mallar üzerin de tasarrufta bulunabilmesi 38. 7. HD, E. 2002/3709, K. 2002/5307, T. 12.11.2002: ilk derece mahkemesince, davacı vakfın süresinde beyannamesini vermediği gerekçe gösterilmek su retiyle tescil talebinin reddedilmesinden sonra yü rürlüğe giren 4771 sayılı yasa ve aynı yasa hükmü ne istinaden 4 Ekim 2002 tarihli Resmî Gazete′de yayımlanarak suretiyle yürürlüğe giren Cemaat Vakıflarının Taşınmaz Mal Edinmeleri ve Bunlar Üzerinde Tasarrufta Bulunmaları Hakkındaki Yö netmelik ile cemaat vakıflarına taşınmaz mal edin me olanağının tanınması; yasa ve yönetmelikteki düzenlemenin lehe olması nedeniyle bunlar dikka te alınarak hüküm ihdas edilmesi 39. 7. HD, E. 2002/3817, K. 2002/5375, T. 18.11.2002: davacı Bozcaada Kimisis Tedoku Rum Ortodoks Ki lisesi Vakfı tarafından vergi kaydına ve zilyetliğe dayanarak hazine aleyhine, tapu kaydının düzeltil mesi için dava açılması; 2002 yılında Vakıflar Ka- nunu′nda yapılan değişiklik ve bu değişikliğe isti naden Cemaat Vakıflarının Taşınmaz Mal Edinme leri ve Bunlar Üzerinde Tasarrufta Bulunmaları Hakkındaki Yönetmelik hükümleri uyarınca cema at vakıflarının taşınmaz mal edinmesinin mümkün olması 40. 7. HD, E. 2002/4639, K. 2003/500, T. 27.2.2003: ka dastro sırasında 529 ada 2 parsel sayılı taşınmazla rın Bozcaada Kimisis Tedoku Rum Ortodoks Kilise si Vakfı tarafından süresinde beyanname verilme diğinden söz edilerek malik haneleri boş bırakıl mak suretiyle tespit edilmesi; davacı Bozcaada Ki misis Tedoku Rum Ortodoks Kilisesi Vakfının, ver gi kaydına ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak taşınmazın kendi adına tescili için dava açması; Mahkemece davacı vakfın süresinde beyan namesini vermediği gerekçesiyle davanın reddedil mesi; Mahkemece karar verildikten sonra yapılan yasal düzenleme ile cemaat vakıflarına 1936 beyan namelerinde yer alamayan taşınmazları da edinme olanağının tanınması 41. 1. HD, E. 10975, K 13977, T. 22.12.2003: davacı Hazinenin, 337 ada 11 parsel sayılı taşınmazın, Yu nan tebaalı kişi adına kayıtlı iken, bağış yoluyla da valı cemaat vakfına temlik edildiğini, bu taşınma zın 1936 tarihli beyannamede yer almadığını ileri sürerek tapu kaydının iptalini ve eski maliki adına tescilini istemesi; cemaat vakıflarının padişah fer manı ile kurulması ve vakfiyelerinin bulunmaması; vakfiyesi olmayan cemaat vakıflarının 1936 beyan namelerinin taşınmaz malvarlıklarını belli etme ve sonradan mal edinme bakımından "vakıfname" ni teliğinde kabul edilmesinin bir zorunluluk olarak ortaya çıkması; Avrupa Birliğine uyum çalışmaları nedeniyle 2002 ve 2003 yıllarında yapılan yasal dü zenlemelerle, 1936 tarihli beyannamede yer alma yan malların da cemaat vakıflarmca edinilebilmesi yolunun açılması 42. 1. HD, E. 2004/7507, K. 2004/8334, T. 7.7.2004: davacı Hazine, taşınmazın, Yunan tebaalı kişiler adına kayıtlı iken, bağış yoluyla davalı F. Rum Ortodoks Kilisesi Vakfı′na temlik edildiğini, bu taşınmazın Vakfın 1936 beyannamesinde yer almadığını ileri sürerek tapu kaydının iptalinin ve eski maliki adına tescilinin istenilmesi; Osmanlı İmparatorluğu döneminde kurulmuş, cemaat vakfı tüzel kişiliğini taşıyan vakfın taşınmaz mal edinip edinemeye-ceği meselesi; cemaat vakıfların padişah fermanı ile kurulması ve vakfiyelerinin bulunmaması; vakfiyesi olmayan cemaat vakıflarının 1936 yılında verilmiş beyannamelerinin taşınmaz malvarlıklarını belli etme ve sonradan mal edinme bakımından "vakıfname" niteliğinde kabul edilmesinin bir zorunluluk olarak ortaya çıkması; çekişmeli taşınmazın 1936 tarihli beyannamede yer almaması ve beyannamede vakfın taşınmaz mal edinebileceğinin yazılmamış olması sebebiyle davalı vakfın başka yollarla da mal edinememesi; bu durumda bağış su- retiyle edinilen taşınmazın ve tescilinin yolsuz nite likte bulunduğu ve iptalinin gerekeceği kuşkusuz olmakla beraber Avrupa Birliği′ne uyum çalışmala rı nedeniyle 2002 ve 2003 yıllarında yapılan yasal düzenlemelerin, 1936 beyannamesinde yer alma yan malların da edinilebilmesi yolunu açması, an cak bu imkânının belirli kurallara ve koşullara bağ lanması 252 43. 1. HD, E. 2004/8622, K. 2004/9589, T. 22.9.2004: davacı Hazinenin, 14 parsel sayılı taşınmazın Man- zur Devletyan adına kayıtlı iken vasiyet yolu ile da valı vakıf adına tescil edildiğini; bu taşınmazın 1936 tarihli beyannamede yer almadığını ileri süre rek taşınmaz tapusunun iptaline ve hazine adına tesciline karar verilmesini talep etmesi; vakfiyesi olmayan cemaat vakıflarının 1936 yılında verilmiş beyannamelerinin taşınmaz malvarlıklarını belli etme ve sonradan mal edinme bakımından "vakıf name" niteliğinde kabul edilmesinin bir zorunluluk olarak ortaya çıkması; çekişmeli taşınmazın 1936 tarihli beyannamede yer almaması ve beyanname de vakfın taşınmaz mal edinebileceğinin yazılma mış olması sebebiyle davalı vakfın başka yollarla da mal edinememesi; bu durumda bağış suretiyle edinilen taşınmazın ve tescilinin yolsuz nitelikte bulunduğu ve iptalinin gerekeceği kuşkusuz olmak la beraber Avrupa Birliği′ne uyum çalışmaları ne deniyle 2002 ve 2003 yıllarında yapılan yasal dü zenlemelerin, 1936 beyannamede yer almayan mal ların da edinilebilmesi yolunu açması, ancak bu im kânının belirli kurallara ve koşullara bağlanması 255 44. 1. HD, E. 2005/1644, K. 2005/2660, T. 10.3.2005: davacı Hazinenin, 30 parsel sayılı taşınmazı AVK adına kayıtlı iken hibe suretiyle 1964 yılında davalı vakıf adına tescil edildiğini, 2762 sayılı Vakıflar Kanununun muvakkat A maddesi uyarınca 1936 yılında verilen ve vakfiye yerine geçen beyannamesinde anılan taşınmazlar arasında çekişmeli taşınmazın bulunmadığını, hibede bulunan kişinin 1970 yılında mirasçısız ölmesi sebebiyle mirasının hazineye ait olduğunu ileri sürerek tapu iptali ve tescil isteğinde bulunması; vakfiyesi olmayan cemaat vakıflarının 1936 yılında verdikleri beyannamelerin taşınmaz malvarlıklarını belli etme ve sonradan mal edinme bakımından "vakıfname" niteliğinde kabul edilmesinin bir zorunluluk olarak ortaya çık ması; çekişmeli taşınmazın 1936 tarihli beyanna mede yer almaması ve beyannamede vakfın taşın maz mal edinebileceğinin yazılmamış olması sebe biyle davalı vakfın başka yollarla da mal edineme- mesi; bununla beraber Avrupa Birliği′ne uyum ça lışmaları nedeniyle 2002 ve 2003 yıllarında yapılan yasal düzenlemelerin, 1936 beyannamesinde yer al mayan malların da cemaat vakıflarmca edinilebil- mesi yolunu açması, ancak bu imkânının belirli ku rallara ve koşullara bağlanması 45. 1. HD, E. 2005/5214, K 2005/5919, T. 11.5.2005: 2762 sayılı Vakıflar Kanununun 44. maddesi ile ya sanın yürürlüğe girdiği 5.6.1935 tarihi itibariyle vakıf mallarının belirlenip tapu siciline tescilinin sağlanması için düzenleme getirilmiş olması; ayrı ca yasanın muvakkat maddesinde, cemaat vakıfla rına da vakfa ait taşınmazları bildirme ve bu suret le adlarına tescil olanağının tanınması; 1936 yılın da verilmiş bu beyannamelerin cemaat vakıflarının taşınmaz mal varlıklarını belli etme ve sonradan mal edinme bakımından "vakıfname" niteliğinde bulunması; bu sebeple, davalı vakfın 1936 yılı be yannamesinde yer alan taşınmazın vakıf adına tes cil edilmesinin mümkün olması 46. 2. HD, E. 2005/14788, K. 2005/17872, T. 3.10.2005: Avrupa Birliğine uyum çalışmaları içerisinde 2002 yılında 4771 ve 2003 yılında 4778 sayılı yasalar ile 2762 sayılı Vakıflar Kanunu′nun 1. maddesinin değiştirilmesi ve 1936 tarihli beyannamede yer almayan mallara vakıfça iktisap edilme yolunun açılması; ancak bu olanağın kurallara ve koşullara bağlanması; bu düzenlemeler uyarınca, cemaat vakıflarının vakfiyeleri olup olmadığına bakılmaksızın Vakıflar Genel Müdürlüğünün izniyle dini, hayri, sosyal, eğitsel, sıhhi ve kültürel alandaki ihtiyaçlarını karşılamak üzere taşınmaz mal edinebilmesi ve taşınmaz mallar üzerinde tasarrufta bulunabilmesi.... 47. 7. HD, E. 2007/679, K. 2007/1173, T. 3.4.2007: Kan dilli Rum Ortodoks Cemaati Metamorfosis Rum Or- todoks Kilisesi ve Kandilli Rum Muhtelit İlk Mek tebi Vakfına ait olan taşınmazın, kazandırıcı zama naşımına ulaşan zilyetlikle kazanılıp kazanılama- yacağı; Kandilli Rum Ortodoks Cemaati Metamor- fosis Rum Ortodoks Kilisesi ve Kandilli Rum Muh telit İlk Mektebi Vakfı′nın yargılama sırasında da vaya dahil edilmesi; 2762 sayılı Vakıflar Kanunu uyarınca tapusuz olan taşınmazın kazandırıcı za manaşımı ile iktisabını önleyen herhangi bir hü küm olmaması sebebiyle taşınmazın, Kandilli Rum Ortodoks Cemaati Metamorfosis Rum Ortodoks Ki lisesi ve Kandilli Rum Muhtelit İlk Mektebi Vakfı adına tesciline karar verilmesi 48. 1. HD, E. 2007/8216, K. 2007/10161, T. 25.10.2007: taşınmazın nam-ı müstear ve muvazaa tarikiyle Asadar oğlu Kapril adına kayıtlı iken, davalı idare tarafından malikin mirasçısız öldüğünden bahisle hükmen Harameyn Şerefeyn Vakfı adına tescilinin yapılması; kadastro sırasında tutulan tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere, tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaması veya dava açılamaması; kadastro ile, taşınmazların geometrik ve hukuki durumunu belirlenmesi; her ne kadar, kadastro sırasında taşınmazın tespiti kişi adına yapılsa da, yapılan araştırmada malikin muhayyel kişi olduğu sonucuna varılması halinde uygun bir tespit yapıldığından ve malik hanesinin usulen doldurulduğundan sözedilememesi; bu durumda, usulüne uygun bir tespit tutanağı düzenlenmediğinden on yıl geçmiş olsa bile dava açılmasına engel bir durumun olmaması; cemaat vakıflarının padişah fermanı olarak emri mahsusa ile kurulması ve vakfiyelerinin bulunmaması; "irade-i mahsusanm" genişletilmesinin günümüz mer-i hukukuna göre mümkün olmaması; Lozan Antlaşması uyarınca azınlık vakıfları ile dini ve hayri kurumların güvence altına alınması; 1328 yılında yürürlüğe giren yasayla cemaat vakıflarına, tasarruflarında bulunan taşınmazları adlarına kaydettirme olanağının tanınması; 2762 sayılı Vakıflar kanunu ile 1936 yılında verdikleri beyannamelerin vakfiye olarak kabul edil- mesi; 2008 yılında yürürlüğe giren 5737 sayılı Va kıflar Kanunu ile 2003 yılında yürürlüğe giren yö netmelik uyarınca cemaat vakıflarına, 1936 beyan namelerinde yer almayan malları da edinebilme imkanının verilmesi, ancak bu imkanın, kurallara ve koşullara bağlanması 49. 1. HD, E. 2008/2561, K 2008/4899, T. 16.4.2008: nam-ı müstear ve muvazaa tarikiyle Asadar oğlu Kapril adına kayıtlı olan ve 1936 beyannamesinde yer alan taşınmazın tapu kaydının iptal edilerek taşınmazın cemaat vakfı adına tescil talebinin ya pılması; mahkemece, kadastrodan itibaren on yıl geçmesi sebebiyle hak düşürücü sürenin dolduğu gerekçesiyle davanın reddedilmesi; Dairece, o ta rihte yürürlükte bulunan 2762 sayılı Vakıflar ka nunu ile bu kanunda değişiklik yapan kanunlar ve yönetmelik uyarınca araştırma yapılması gereği vurgulanmak suretiyle kararın bozulması; Dai- re′nin kararından sonra 2008 yılında yürürlüğe gi ren 5737 sayılı Vakıflar Kanunu uyarınca cemaat vakıflarının 1936 beyannamelerde kayıtlı olup ha len tasarruflarında bulunan nam-ı müstear veya nam-ı mevhumlar adına kayıtlı olan taşınmazlar ile 1936 beyannamesinden sonra cemaat vakıfları tarafından satın alınmış veya cemaat vakıflarına vasiyet edilmiş veya bağışlanmış olduğu halde, mal edinememe gerekçesiyle halen Hazine veya Genel Müdürlük veya vasiyet edenler veya bağışlayanlar adına tapuda kayıtlı olan taşınmazların, tapu ka- yıtlarındaki hak ve mükellefiyetleri ile birlikte bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren onse- kiz ay içinde müracaat edilmesi halinde, meclisin olumlu kararından sonra ilgili tapu sicil müdürlük lerince cemaat vakıfları adına tescil edilebilmesi 50. 1. HD, E. 2008/2529, K 2008/5502, T. 1.5.2008: Aya Foka Rum Kilisesi ve Ayoyorgi Kilisesi Kabristani ve Mektepleri Vakfının, taşınmazın Sultan Beyazıt Vakfından icareli olarak arsa vasfıyla Yunan Te-baalı Todari kızı Elenko adına tespit ve tescil edildiğini, ancak bu kayıt malikinin gerçek kişi olmadığını, inançlı işlemle onun malik olarak gösterildiğini, gerçekte taşınmazın, kilisenin zilyet ve tasarrufunda olduğunu; taşınmazın 1936 yılında verilen beyannamede yer aldığını ileri sürerek, taşınmazın cemaat vakfı adına tescilini istemesi; Osmanlı İm paratorluğu zamanında kurulmuş bulunan Cemaat Vakfının dava konusu taşınmazı edinip edinemeye- ceği meselesi; Cemaat Vakıflarının padişah ferma nı ile diğer bir deyişle emri mahsusa ile kurulması ve vakfiyelerinin bulunmaması; 1328 yılında yü rürlüğe giren Kanun ile Osmanlı cemaati ve mües- sesatı hayriyesi tarafından şimdiye kadar nam-ı müstear ile tasarruf oluna gelen gayrimenkullerin kanunun neşir ve ilanından itibaren altı ay zarfın da müracaatları halinde müesseseler namına kay dın düzeltilmesine olanak tanınması; 2762 sayılı Vakıflar kanunu ile cemaat vakıflarına zımnen tü zel kişilik verilmesi ve 1936 yılında verdikleri be yannamelerin vakfiye olarak kabul edilmesi; 2008 yılında yürürlüğe giren 5737 sayılı Vakıflar Kanu nu ile cemaat vakıflarının ayrı bir vakıf türü olarak benimsenmesi ve bunların mülhak vakıf statüsün den çıkarılması; 5737 sayılı Vakıflar Kanunu uya rınca cemaat vakıflarının 1936 beyannamelerde ka yıtlı olup halen tasarruflarında bulunan nam-ı müstear veya nam-ı mevhumlar adına kayıtlı olan taşınmazlar ile 1936 beyannamesinden sonra ce maat vakıfları tarafından satın alınmış veya cema at vakıflarına vasiyet edilmiş veya bağışlanmış ol duğu halde, mal edinememe gerekçesiyle halen Ha zine veya Genel Müdürlük veya vasiyet edenler ve ya bağışlayanlar adına tapuda kayıtlı olan taşın mazların, tapu kayıtlarmdaki hak ve mükellefiyet leri ile birlikte bu kanunun yürürlüğe girdiği tarih ten itibaren onsekiz ay içinde müracaat edilmesi halinde, meclisin olumlu kararından sonra ilgili ta pu sicil müdürlüklerince cemaat vakıfları adına tescil edilebilmesi 51. 1. HD, E. 2008/9768, K. 2008/12049, T. 20.11.2008: Balat Surp Hreşdagabed Ermeni Kilisesi Vakfı′nm, dava konusu taşınmazın kadastro tespiti esnasında Asador oğlu Kapriyel adına tespit ve tescil edildiğini, oysa taşınmazın aslının davacı vakfa ait olduğunu ancak muvazaa ve nam-ı müstear tarikiyle bu şekilde yazıldığını, tapu kayıt malikinin gaip olması nedeniyle İstanbul Defterdarının kayyım tayinedildiğini, taşınmazın 1936 Beyannamesinde mev cut olduğunu bugüne kadar adlarına tescil edilme diğini ileri sürerek tapunun iptali ile taşınmazın vakıf adına tescili isteğinde bulunması; Osmanlı imparatorluğu zamanında kurulmuş bulunan Ce maat Vakfının dava konusu taşınmazı edinip edi- nemeyeceği meselesi; Cemaat Vakıflarının padişah fermanı ile diğer bir deyişle emri mahsusa ile ku rulması ve vakfiyelerinin bulunmaması; 1328 yılın da yürürlüğe giren Kanun ile Osmanlı cemaati ve müessesatı hayriyesi tarafından şimdiye kadar nam-ı müstear ile tasarruf oluna gelen gayrimen- kullerin kanunun neşir ve ilanından itibaren altı ay zarfında müracaatları halinde müesseseler namına kaydın düzeltilmesine olanak tanınması; 2762 sayı lı Vakıflar kanunu ile cemaat vakıflarına zımnen tüzel kişilik verilmesi ve 1936 yılında verdikleri be yannamelerin vakfiye olarak kabul edilmesi; 2008 yılında yürürlüğe giren 5737 sayılı Vakıflar Kanu nu ile cemaat vakıflarının ayrı bir vakıf türü olarak benimsenmesi ve bunların mülhak vakıf statüsün den çıkarılması; 5737 sayılı Vakıflar Kanunu uya rınca cemaat vakıflarının 1936 beyannamelerde ka yıtlı olup halen tasarruflarında bulunan nam-ı müstear veya nam-ı mevhumlar adına kayıtlı olan taşınmazlar ile 1936 beyannamesinden sonra ce maat vakıfları tarafından satın alınmış veya cema at vakıflarına vasiyet edilmiş veya bağışlanmış ol duğu halde, mal edinememe gerekçesiyle halen Ha zine veya Genel Müdürlük veya vasiyet edenler ve ya bağışlayanlar adına tapuda kayıtlı olan taşın mazların, tapu kayıtlarmdaki hak ve mükellefiyet leri ile birlikte bu kanunun yürürlüğe girdiği tarih ten itibaren onsekiz ay içinde müracaat edilmesi halinde, meclisin olumlu kararından sonra ilgili ta pu sicil müdürlüklerince cemaat vakıfları adına tescil edilebilmesi 52. 7. HD, E. 2008/4165, K. 2009/94, T. 22.1.2009: 2002 yılında 2762 sayılı Vakıflar Kanununda yapılan değişiklik sonucunda, cemaat vakıflarının vakfiyeleri olup olmadığına bakılmaksızın Bakanlar Kurulunun izniyle dini, hayri, sosyal, eğitsel, sıhhi ve kültürel alanlardaki ihtiyaçlarını karşılamak üzere ta- sınmaz mal edinebilmeleri; ayrıca bu vakıfların di ni, hayri, sosyal, eğitsel, sıhhi ve kültürel alanlar daki ihtiyaçlarını karşılamak üzere her ne surette olursa olsun tasarruflan altında bulunduğu vergi kayıtları, kira sözleşmeleri ve diğer belgelerle belir lenen taşınmaz malları bu kanunun yürürlüğe gir diği tarihten itibaren 6 ay içinde başvurmaları ha linde vakıf adına tescil ettirebilmeleri; Yeniköy Aya Nikola Kilisesi Vakfı′nın adının, 2003 yılında yü rürlüğe giren cemaat vakıflarının taşınmaz mal edinmeleri bunlar üzerinde tasarrufta bulunmaları ve tasarruflan altında bulunan taşınmaz malların bu vakıflar adına tescil edilmesi hakkında yönet meliğin geçici 1. maddesinde gösterilen listede yer alması 53. 8. HD, E. 2008/3743, K 2009/773, T. 12.2.2009: Mu sevi Cemaati Hahambaşılığı "Talmut, Tora, Hevra, Kedosa Havrası" adı altında sinagog olarak birkaç yüzyıldan beri tasarruf edilen taşınmazın tapu kay dının açık bulunan malik sütununa Hahambaşılı- ğın adının yazılması suretiyle tapuya tesciline ka rar verilmesinin istenmesi; kadastro tahrir varaka sı ve eklerine göre, Mart 1340 tarih ve 171 sıra nu marasında Türkiye Cumhuriyeti tebaasından Sul tan Binti Hayim adına tapuda kayıtlı bu yerin Hav ra olarak tasarruf edildiği açıklanarak tescile tabi olmayan yerlerden bulunması nedeniyle malik ha nesi açık bırakılmak suretiyle tesbitinin yapılması ve halen sicilin oluşturulmamış olması; 1912 yılın da kabul edilen Eşhas-ı Hükmiyenin Emval-i Gay- rimenkuleye Tasarruflarına Mahsus Kanunu Mu- vakkat′in 3. maddesinin geçici fıkrası uyarınca da vacı cemaat vakfının taşınmaz mal edinme ehliye tinin bulunması; dava konusu taşınmazın, Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulunca birinci grup korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı olarak tescil edilmesi sebebiyle, bu yerin uzun yıllardan beri süregelen kullanımına dayanılarak tapuya tes cilinin talep edilememesi 54. 1. HD, E. 2009/12853, K 2009/13701, T. 23.12. 2009: Cemaat Vakfı′nın mevhum muvazaalı kişilerin üzerinde göstererek zilyet ve tasarruf ettiği dava konusu taşınmazın 1936 yılı beyannamesinde yer almasına rağmen cemaat vakfı adına tescil edil-memesi; Kigork adına tapuda kayıtlı olan taşınma zın bu kişinin firari ve mütegayyip kişilerden oldu ğu tespit edilerek icareteynli vakıf emlaki olması nedeniyle metruken Vakıflar Genel Müdürlüğü adı na tescil edilmesi; cemaat vakfı tarafından tapu kaydının iptali ve taşınmazın Cemaat Vakfı adına tescilinin istenmesi Ek, VI Cemaat Vakıflarının Taşınmaz Mal İktisabına İlişkin Danıştay Kararları Danıştay 12. Daire, E. 1969/337, K 1970/391, T. 2.3.1970: Ermeni Katolik Sur Agop Hastanesi Vak fının maliki olduğu Mulenruj adı ile anılan binanın satışından ve sair kaynaklardan elde ettiği gelirler le, sahip bulunduğu diğer bir arsa üz